Pazartesi, Temmuz 31, 2006

Elmali Turtanin Tarifi

Gecen hafta ici fotograflari koyup tarifi bu haftaya birakmistim. Esim bu aksam yemekte hala koymadin tarifi, bu ne ilgisizlik falan diyince ben de atladim geldim bisikletimle tarifi yazmaya :) tabi ki degil :) isin dogrusu bugun bisikletimle okula gelmistim, ardindan da otobusle bir yerlere gidince bisikletim okulda kalmisti. Gece burada kalmasini istemedigim icin de yemekten sonra yuruyerek okula geldim, hem de yediklerimi yakmis olayim dusuncesiyle.. Gelmisken de kocacimin baskilari uzerine tarifi yazayim bari :))


Malzemeler
Tartin Hamuru
1 su bardagi sivi yag
Yarim su bardagi seker
4 adet yumurta
1 cay kasigi kabartma tozu
Yarim paket vanilya
Aldigi kadar un

Elmali Ic
4 adet elma
1 tatli kasigi tarcin
Yarim su bardagi esmer seker (arzuya bagli artirilip azaltilabilir)
Yarim su bardagi dovulmus ceviz

Yapilisi
Elmalar soyulur, rendelenir. Tarcin ve seker eklenerek kisik ateste suyunu cekene kadar pisirilir. Soguduktan sonra icine cevizler eklenir. Tart hamurunun malzemeleri de un disinda birlestirilir, elle iyice karistirilir. Sonra yavas yavas un ekleyerek ele yapismayan bir hamur elde edilir. Strec folyoya sarilir, 15 dakika buzdolabinda dinlendirilir. Sonrasinda hamurun dortte biri ayrilir. Geri kalan merdane yardimi ile acilir. Ben 28 cm'lik kalip kullandim, biraz daha buyuk de olabilir. Acilan hamur yaglanan kaliba yerlestirilir (kenarlardan kalkacak sekilde). Icine elmali ic malzememiz yerlestirilir. Ustune de kalan hamurlardan seritler yapilarak kafes seklinde orgu yapilir. Ben hamurun ucte birini bu is icin kullanmistim, o yuzden benimkiler biraz kalin oldular. Istenilirse seritleri yapmadan once ayirdigimiz hamuru da merdane ile acin, sonra bicakla keserek seritler hazirlayin, hepsi birbirinin aynisi olur bu sekilde yaparsaniz. Kabartma tozu oldugu icin seritlerin kabaracagini hesaba katarsaniz daha ince bir kafesiniz olur :))

Afiyet olsun

Rusya 'dan Kurabiyeler..


Bu kurabiyelerin tarifi maalesef yok, hemen bastan soyleyeyim. Ama belki bir bileniniz goreniniz olmustur. Gorunusu cok siradan olsa da cok farkli bir tadi var. Esimin Ispanyol hocasinin Rus esi bunlari bize Rusya donusu getirmis. Benim cok hosuma gittiler. Disi hafif sert, ici yumusak, ortasinda frenk uzumu dolgulu ilginc bir tatti. Icinde zencefil oldugu yaziyordu, disinda da sekerli bir kaplama.. Ama dedigim gibi maalesef tarif yok :(

Cuma, Temmuz 28, 2006

1. Bruksel Zirvesi

Bu postun asil konusu 1.Bruksel Zirvesi :) Sonunda dun Yesim, Pia ve ben bulustuk Bruksel'de! Oldukca heyecanliydim aslinda giderken, cunku Pia hakkinda pek birsey bilmiyordum. Yesim'le daha onceden tanismis olmamizin verdigi rahatlik da vardi tabi. Bulusma yerine gittigimizde henuz Pia gelmemisti, biz de hemen yakindaki bir eczaneye birseyler almak icin girdik. Sonra tam cikarken Pia aradi, ben geldim diye, zaten cok yakin oldugumuz icin telefonla konusan kisiyi bulmakta zorlanmadim :) Cok sicak, cok seker biri Pia da. Hemen isindik birbirimize, hic birbirimizi tanimiyor gibi degildik. Klimali bir kafede 3 saat oturduk. Ve zamanin da nasil gectigini hic anlamadik. Hatta farkettik ki Pia'nin esiyle ayni bolumden ayni universiteden mezunuz, kusun kanat cirpmasindan ikimiz de korkarmisiz, yesim'in esiyle pia'nin esi ayni yerde calisirmis falan filan.. Ipekcim seni de andik, keske gelebilseydi diye. Ama bir dahaki sefere, eslerimizle birlikte tanisalim dedik Turkiye donusu. O zaman siz de umarim gelebilirsiniz.

Bugun elmali turta tarifini gene yazamiyorum :( cunku tarif evde kaldi. Haftaya birgun Turkiye'ye tatile gitmeden once yazarim soz. Zaten ben Turkiye'de iken blog sahipsiz kalmasin diye simdiden yazilarimi yazip, "draft" olarak kaydediyorum. Boylece ben yokken bloguma geldiginizde surekli ayni seyleri gormeyeceksiniz. Cunku en azindan ben bir blogda yeni birseyler gormedigim zaman birkac kez tikladiktan sonra ugramaz oluyorum.

Salı, Temmuz 25, 2006

Firinda Makarna


Sade bir makarna degil bu arkadaslar, bol malzemeli besleyici bir makarna.. Hemen tarife geciyorum..

Malzemeler
1 tavuk gogsu (haslanmis, etleri ayrilmis)
250 gr mantar
Yarim paket makarna (250 gr)
1/2 kutu krema
200 ml sut
2-3 kasik un
50 gr tereyagi
1 kasik siviyag
Tuz, muskat
Kasar rendesi (ustunu suslemek icin)

Yapilisi
Oncelikle makarnalar tuzlu suda diri kalacak sekilde haslanir. Suzdukten sonra ustune soguk su gecilir, kenara alinir. Mantarlar 1 kasik sivi yagda kavrulur (kisik ateste, karistirarak). Ustune iri iri kesilmis tavuk etleri alinir (haslanmis olacak) ve mantarla birlikte 3-4 dakika kisik ateste pisirilir. Tereyagi eritilir, ustune un eklenir, kavrulur. Rengi sariya dondukten sonra, sut+krema bir anda eklenir, guzelce karistilir. (Sut az gelirse, ilave edilir). Cok yogun olmayan bir kivamda besamel sosumuz boylece hazirlanmis olur. En son tuz ve muskat rendesi katilir. Firina dayanikli bir kapta makarna, besamel sos (ustu icin 4-5 kasik ayirin), tavuk ve mantarlar karistilir, ustu duzlestirilir. Ayirdigimiz besamel sos ince bir katman olarak en uste surulur. Sonrasinda da kasar rendesi ile suslenir. 190 dereceye isitilmis firinda ustu kizarana kadar pisirilir.

Afiyet olsun.

Pazar, Temmuz 23, 2006

Farkli Lezzetlerde Paskalya Corekleri

Neredeyse bir haftadir, birseyler yazamadim buraya, affedin. Hem havalarin cok sicak olmasi (geceleri uyuyamiyoruz sicaktan, gunduzleri nefes alamiyoruz, klimasiz heryer cehennem gibi, yaniyor avrupa yaniyor) hem de bizim evde boya-badana ile ugrasmamiz bunun temel sebepleri. Bir de gecen Cuma burada ulusal tatildi, persembe gunu de Yesim'le bulusup buralarin indirimlerinden yararlandik :) O yuzden de okula gelemedim.


Fotografta gordukleriniz, bizim biber bitkimizin ilk mahsulleri.. Sizlerle paylasmak istedim.. Ikinci olarak da gecen hafta icinde yaptigim paskalya coreklerinin tarifini vermek istiyorum. Biraz irice oldular, ama tat olarak istedigim lezzeti, hatta ozledigim tadi yakaladim. Yumusak ve hafif tatli paskalya coreginden hoslananlar icin guzel bir tarif.. Tamamen simultane kafamdan gecenlerle olusturdugum bir tarif ama kendimden de birseyler katip klasik paskalya coregi yerine birini uzumlu birini de hindistan cevizli yaptim. Hindistan cevizli olanda cok bir degisiklik yoktu, icinde hindistancevizi oldugunu anlamak mumkun degildi ama digerine gore hamuru biraz daha sertti. Uzumlu olana bayildik biz esimle.. Size de afiyet olsun..

Paskalya Corekleri


Malzemeler
200 ml sut
1 yemek kasigi kuru maya
4-5 yemek kasigi seker
1 tutam tuz
2 tatli kasigi hindistancevizi
Yarim su bardagi kurutulmus kara uzum (cekirdekleri cikarilmis)
3/4 cay bardagi siviyag
1 yumurta (beyazi icine, sarisi ustune)
Aldigi kadar un
Suslemek icin susam, ceviz
2 tatli kasigi mahlep

Yapilisi
Ilik sutun icinde maya ve seker eritilir. Mayanin kabarmasi icin 10 dakika beklenir. Biraz un elenir, bir tutam tuz atilir, karistirilir, ortasi acilir, icine sutun yarisi dokulur, yagin yarisi eklenir. Yumurtanin beyazinin yarisi hindistancevizinin tamami ve 1 tatli kasigi mahlep ile ortadaki siviya katilir ve karistirilir, sonra yumusak bir hamur elde edene kadar un eklenerek hamur olusturulur. Ustu kapali sekilde kabarmasi icin beklenir. Ayni islemler tekrarlanir, biraz un elenir, bir tutam tuz atilir, karistirilir, ortasi acilir, icine sutun ve yagin ve yumurtanin kalan yarilari dokulur. 1 tatli kasigi mahlep eklenir. Gene yumusak bir hamur elde edilir ve kabarmasi icin yaklasik 30 dakika beklenir. Bu ikinci hamurumuza sekil verirken uzumlerimizi ekleyecegiz. Ondan once uzumlerimizin yumusamasi icin kaynar suyun icinde 15-20 dakika bekletip, cekirdeklerini ayiklayariz. Hamurlarimiz kabarinca, once iclerindeki havayi aliriz (cok kuvvet uygulamadan hafif yogurarak). Hindistancevizli hamur uce ayrilir, her biri uzun rulo yapilir ve orerek ilk paskalya coregimizi olustururuz. Diger hamur da uce ayrilir, rulo yapilir. Her biri rulo hafifce inceltilerek, ortalarina uzumler bir bastan bir basa koyulur, ve tekrar rulo haline getirilir (anlatamamis olabilirim, sorunuz olursa cizerek gosteririm). Orulur ve ikinci paskalya coregimiz de hazir hale gelir. Sonrasinda yumurtanin sarisinin icine bir cay kasigi seker eklenir (rengi daha cok kizarsin diye, icindeki seker karamelize oldugu icin) ve coreklerimizin ustune surulur. Ben birinin ustune susam, birinin ustune de ince ceviz dilimleri yerlestirdim. Isterseniz file badem de uygun olur. Keyfinize gore susleyin. 180 dereceye isitilmis firinda yaklasik 20-30 dakikada ustu kizarana kadar pisirin. Afiyet olsun.

Pazartesi, Temmuz 17, 2006

Ayin Etkinligi - Sutlu Tatlilar


Aylar ne cabuk geciyor, daha bir etkinlik yeni bitti derken, bir digeri geliyor hemen. Bu ayki etkinlik konusu benim cok zevk aldigim bir alan degildi dogrusunu soylemek gerekirse. Ben kremali tatlilari, pasta, peypasta turlerini daha cok seven biriyim. Keskul, kazandibi, tavuk gogsu disinda ozel birsey hazirlamak istedim. Bir suru Flamanca tarif okudum. Daha once bahsettigim Flaman sutlacinda, ya da sutlac tartta karar kildim. Orjinal ismi Rijsttaart, yani pirinc ya da pilav tarti ama bu sekilde soylendiginde pek cekici gelmiyor bence.. :)

Gelelim nasil olduguna.. Tadi cok guzeldi, hazir aldiklarimizla ayniydi. Ama ben bir dahaki sefere birkac degisiklik yapacagim. Sanirim o zaman goruntu olarak da birebir aynisini yakalayabilirim. Tarifin sonunda konuyla ilgili degisiklikleri, fikirlerimi bulabilirsiniz.. Sutlaca alternatif olarak hos ve degisik bir tatli..

Flaman Sutlaci - Sutlac Tart
Malzemeler

Sutlac icin
1250 ml sut
150 gr seker
120 gr pirinc (dolu dolu 2 kahve fincani)
Bir tutam tuz
2 yumurta (ben 3 tane kullandim ama 2 daha iyi olur)
2 paket vanilya sekeri
1 tarcin kabugu (yaklasik 4 cm uzunlugundaydi benimki)

Tart icin
1 yumurta
60 gr tereyagi
100 gr un
50 gr seker
Bir fiske tuz
1 paket vanilin

Ustu icin
Muskat rendesi (istege bagli)


Yapilisi Oncelikle tarin hamurunu yapip, buzdolabinda sutlac olana kadar bekletelim. Yag, seker ve vanilin iyice karistirilir. Ardindan un ve yumurta eklenir. Iyice karistirilip, cok yumusak olmayan bir hamur elde edilir. Strec folyoya sarilip, buzdolabinda dinlendirilmeye birakilir.

Sutu kaynatin, sekeri, pirinci ve tarcini ekleyip yaklasik 75 dakika kisik ateste arada karistirarak pisirin. Tarifte ustune hafif aralik birakacak sekilde kapagini kapatin diyor ama benimki tasti o sekilde, tavsiye etmiyorum :) ustu acik birakin kaynasin. Sure sonunda sogumasi icin atesten alin ve bekleyin. Yumurtalarin beyazini ayirin ve kar beyazi haline gelene kadar cirpin. Sutlacimiz soguduktan sonra icine cirpilmis yumurta sarilarini ekleyin. Yumurta sarilarini cok cirpmaya gerek yok, sadece karissinlar. Bir de ben bir kasede cirpip, uzerine bir kepce sutlactan alip once ikisini birbirine yedirip, sonra tencereye ekledim. Yumurta sarilari ile birlikte bir fiske tuz ve vanilin ekleyip karistiriyoruz. En son olarak da cirpilmis beyazlarimizi ekliyoruz.

Buzdolabindan tart hamurumuzu alip, istedigimiz kalibin (benimki 28 cmdi) boyutuna gore tabandan buyuk olacak sekilde aciyoruz, ve sonra yagladigimiz kaliba yerlestiriyoruz. Kenarlarindan biraz yukseltiyoruz ve icine sogumus olan sutlacimizi dokuyoruz. Ustune arzuya gore muskat rendesi serpebiliriz. 180 derecede yaklasik 40 dakika daha ustu kizarana kadar pisiriyoruz. Biraz sogumasini bekleyip, istersek ilik, istersek buzdolabinda birkac saat bekletip soguk servis yapiyoruz (burada genelde soguk servis yapiliyor ama ilik da tadi cok guzel). Ben dilimin ustune icinde pisirdigim tarcini koyarak biraz susledim, isterseniz tartin ortasina da koyabilirsiniz.

Afiyet olsun.


Oneriler - Dusunceler
1) 3 yumurta bence oldukca fazla icine koymak icin, bir dahakine 2 deneyecegim, ve de beyazlari ile sarilarini ayirmadan cirpip icine ekleyecegim. Nasil olsa kabarmiyor zaten ve boyle olunca butun yuzey kizariyor, sanirim diger sekilde daha firin sutlaca benzeyen bir ust goruntu elde edebilirim.

2) Tart hamurunu da onceden biraz pisirip oyle sutlacini icine dokecegim. Boyle rengi cok acik oldu.

3) Pisirdigimiz sutlac biraz fazla geliyor, kalanlari da firina dayanikli kaplarda su dolu bir tepsiye koyarak pisirebilirsiniz.

Cuma, Temmuz 14, 2006

Bruksel Bulusmasi

Sevgili blog okuyuculari,

Uzun zamandir dusunuyorduk aramizda ama benim savunma, sinavlar falan derken bir turlu organize edemedik. Diyorum ki Bruksel ve cevresinde yasayan blog kizlari olarak tanissak artik. Biz zaten Yesim'le bunu gerceklestirdik ama benim bildigim kadari ile Pia var, Gul var bu cevrede yasayan.. Hatta baskalari bile vardir henuz haberdar olmadigimiz. Belki Ipek bile gelir Hollanda'dan :) Hafta ici ya da hafta sonu Bruksel merkez sanirim herkes icin daha uygun olur. Kimler gelmek istiyor ve ne zaman neresi uygun diye yazarsaniz buraya, birseyler ayarlamaya calisiris sonrasinda. Hatta gelebilecek ya da gelmek isteyen blog sahipleri bunu kendi bloglarinda da yazarlarsa belki daha fazla kisiye ulasmis oluruz.

Benim soyleyeceklerim bunlar, haberlerinizi bekliyorum.. En erken haftaya carsambadan itibaren bir gun secelim ki katilmak isteyenlerin de haberi olabilsin. Simdiden heyecanlandim bile ben!!!!

Perşembe, Temmuz 13, 2006

Patatesli Ekmek ve Balkon Biberleri


Bu ekmekleri ben cok sevdim, cunku gercekten super yumusak bir dokuya sahiptiler, bu da icindeki patatesten kaynaklaniyor. Zaten cogunuz eminim ki hamurislerinde falan kullaniyorsunuzdur icine patates rendesi konulan hamurlari.. Evde ekmek yapmayi sevenler icin degisik bir tarif.. Ozellikle evde kucuk cocugu olanlarin disaridan ekmek almak yerine boyle besleyici ekmekler yapmalari bence cok daha saglikli..

Malzemeler
2 adet kucuk patates (haslanmis rendelenmis)
1 yumurta (sarisi icine, beyazi disina)
Yarim cay bardagi siviyag
1 yemek kasigi kuru maya
200 ml sut
1 tatli kasigi seker (silme)
1.5 cay kasigi tuz
Aldigi kadar un
1.5 tatli kasigi hashas tohumu (icine koymak icin-arzuya bagli)
Ustunu suslemek icin hashas tohumu veya kasar rendesi

Yapilisi
Ilik sutun icine seker ve maya koyulur, erimesi icin karistirilir ve 10 dakika kabarmasi icin beklenir. Bir kaba biraz un elenir, 1.5 cay kasigi tuz koyulur, karistirilir. Ortasi acilir, icine yag, yumurtanin sarisi, mayali sut eklenir, once sivi malzemeler biraz birbirine yedirilir. 1.5 tatli kasigi kadar hashas tohumu ve patates rendesi ya da puresi eklendikten sonra yumusak bir hamur elde edene kadar un ekleyerek yogurulur (ben patatesleri eklemeden once 1-2 yemek kasigi cig krema ekledim patatesleri, iyice ezilsinler diye, catalla iyice ezdim sonra). Ustu kapali sekilde 45 dakika kabarmasi beklenir. Sure tamamlandiktan sonra biraz un yardimi ile sekil verilir, ustlerine hashas tohumu ya da kasar rendesi serpilerek, 190 dereceye isitilmis firinda ustleri kizarana kadar pisirilir.


Size daha once bahsetmistim balkonda biber yetistirmeye calistigimizi. Super eglenceli birsey ama her sabah su vermeyi unutmamam lazim, cok gunes goren bir yerde oldugu icin gunde iki kez su veriyoruz. Ama o da bizim yuzumuzu gulduruyor dogrusu. Dalindan biber goruntuleri..

Bu biberler beni acayip mutlu ediyorlar, olgunlastikca topluyoruz, ipe dizip kurutacagiz, sonrasinda ev yapimi pul biberimiz olacak :)

Çarşamba, Temmuz 12, 2006

Bir mutlu son daha :)

Sonunda savunma krizini de atlatmis bulunuyorum :) Mutluyum ve cok huzurluyum. Bugun tezimin savunmasini da yaptim, biraz heyecanlandim ne yalan soyliyeyim ama eskisi gibi degilim onu farkediyorum. Universite son sinifta canim canim arkadasim Baharla birlikte yapmistik projemizi. Ama ne proje... Gunlerce uykusuz kaldik, okulda sabahladik.. Sunumu da yari yariya yapmaya karar vermistik. Ama son gun ben o kadar heyecanlandim ki, bahar sen sunumun hepsini yap ben sorulara cevap vereyim demistim, saolsun o da kirmamisti beni. Zaten ilginc bir sekilde ben ne zaman sogukkanliligimi yitirsem, Bahar her zaman bana buyuk destek olmustur. Hic mi kavga etmedik? Ettik hem de oyle absurd seyler yuzunden ki, simdi hatirlayinca guluyorum.. Eksikligini cok hissediyorum burada yasamaya basladigimdan beri.. E kolay degil 2.5 sene ayni evde yasadik, birbirimize cok emegimiz gecti..

Bugunki sunum basari ile tamamlandi. Hocam derslerimden ve savunmamdan aldigim nottan da cok memnun kaldi, tesekkur etti bana, herkesin alabilecegi notlar degil dedi. Dedigim gibi dinlenmek, dinlenmek, gezmek, alisveris yapmak, nefes almak istiyorum bir sure....

Pazartesi, Temmuz 10, 2006

Leuven Konserleri - Folk Music

Hava biraz kapaliydi hatta yagmur bile yagdi konserlerin baslamasina 1-2 saat kala ama sonradan hava acti, gunes guzel yuzunu gosterdi biz de rahatlikla konserleri izleyebildik. Yesim'le esi de bize katildi, cok eglendim ben kendi adima. Ilk konser duragimiz Macar bir virtuoz ustasinin ve cok guzel sesli yaslica bir kadinin sahnesiydi..

Roby Lakatos Ensemble: Cok hizli ve melodik sarkilar caldilar ozellikle yayli enstrumanlar esliginde. Bizim oralara yakin ezgiler de vardi, Balkanlar'a ait oldugunu dusundugumuz.. Keman calan kisi epey ilgincti, parlak kirmizi bir kumastan yanar doner bir takim elbise giymisti. Biyiklari ve saclari ile tam bir cizgi film kahramani gibiydi. Ama kemanin sesinin ne kadar guzel oldugunu birkez daha hatirladim ben. Sehrin en guzel meydanlarindan birindeydi bu konser ve soguk iceceklerimiz ve sohbet esliginde dinledik biz de...


Ikinci konser duragimiz, size cuma gunu dinlemeniz icin buraya post ettigim sarkinin sahipleri idi. Griff grubunu da buyuk bir zevkle dinledik. Ama ilk iki sarkilari superdi, sonra tempo biraz dustu. Bir de ayakta dinliyor olmamizin da bunda etkisi olabilir. Bu konserde ilginc olan bence duyma engelliler icin de iki kisinin sarki boyunca sarkinin temasini isleyen hareketlerle konuyu anlatmalari idi. Aslinda bir bakima benim ilgimi tamamen onlar cekiyordu sarki boyunca, o yuzden hep sarkinin onune gectiler gibi geldi bana..

Son olarak da Belcikali bir grubun konserini izlemeye gittik. Bu grup, yani Cluricauns, ingilizce sarkilar soyledi. Genellikle gitar, bateri uzerine kurulu, bazen hareketli bazen yavas sarkilar soylediler. Grubun solisti acayip hareketli, cok enerjik biriydi. Hic yerinde durmadan surekli dans edip durdu. Ayrica bir sarkida da garip uflemeli bir aygit kullandilar. Epey uzunca bir boru, uzerinde hicbir delik falan yok. Tamamen agzinin hareketleri ile cok ilginc sesler cikarip, sarkiya eslik etti calan kisi. Bu da bu konserin entresan kismiydi bence..

Gece 12'ye dogru yuruyerek eve donduk.. Guzel bir aksamin da sonuna gelmis olduk boylece.. Haftaya da jazz konserleri var, bakalim onlar nasil olacak..

Cuma, Temmuz 07, 2006

Aksamki konserler ve yeni kararlar

Bu aksam Leuven'de her yil duzenlenen konserler serisi basliyor. Bu aksamki tema da halk muzigi. Ya da yoresel muzik diye cevirebiliriz sanirim (folk music). Bircok meydanda platformlar kuruluyor, her meydanda farkli bir grup performansini sergiliyor. Kisa kisa butun gruplarin sarkilarindan Leuven'in resmi sitesine koymuslar. Benim de su cok hosuma gitti. (mutlaka bir tiklayip dinleyin, cok hos bir melodi enstrumanlar da cok guzel) Hava da yagisli biraz ama bugun bir suru konsere gitmeyi planliyorum, umarim aksilik olmaz. Bu arada dun esimle yeni bir karar aldik. Ben surekli yeni bir hobi arayisi icinde oldugumu soyleyip duruyordum, orguye mi baslasam, etamin mi islesem, taki tasarimi mi yapsam diye dusunuyordum. Cunku artik yapbozdan da sikildim, hep ayni terane sonucta. Biraz dikis ogrenmek istiyorum, annem benim super terzidir, ceyizlik herseyi yapabilir. Perde, yatak ortusu, piko, nakis ne arasan var yani. Ben de cok hevesliyim belki buradan kucuk bir makina alip kendime mutfak onlugu, pecete falan dikmeye baslayabilirim. Neyse bu arayislar icindeyken, 3-4 yil once gitar kursuna baslayip, kanadaya gidecegim icin yarim biraktigim aklima geldi. Aslinda epey de ilerlemistik. Cok da guzel gul agacindan yapilmis el yapimi bir ispanyol gitarim vardi. Esim de elekro gitar calmayi ogrenmek istiyordu. Daha oncesinde bateri calmisligi da var. Birlikte yeniden ogrenmeye karar verdik. Ona bir elektro gitar alacagiz, ben de Turkiye'deki gitarimin tellerini degistirip ve bir akor aleti alip tekrar eski gunlerime donecegim. Boyle bir karar almis olmak bile beni cok mutlu etti.

Cikolata Soslu Limonlu Peypasta


Aslinda hersey cok guzel baslamisti. Ancak peypastayi firinda sogutmak yerine acele edip disari cikarinca ortadan ikiye ayrildi, resmen bir fay hatti ile karsi karsiya kaldim. Ertesi gun gelecek olan misafirlerime yaptigim icin de cok uzuldum. Bunu duzeltmenin bir yolunu hemen bulmaliydim ve de bunun icin de evde bulunan cikolata ve kremaya basvurdum. Tarifin ilham perisi Pastaci'nin Limonlu Cheesecake tarifi.. Yalniz ben burada Trakya ciftliginin beyaz peynirini bulamayacagim icin biraz malzemelerle oynadim. Ayrica ben 30 cm'lik kalip kullandigim icin de butun malzemeleri 1.5 ile carparak kullandim. Asagida da benim olculeri veriyorum. Tadi enfesti, dolapta bekledikce zirve yapiyor diyebilirim. Esim peypasta yemez, ona ragmen kac dilim yedi hatirlamiyorum. Cok sevdigini soyledi ve benden artik peypasta yapacaksam bunu yapmami istiyor. :) Siddetle tavsiye ederim. Ben cikolatali olmasini ozellikle cok sevdim, cikolata severlere duyurulur.

Malzemeler
2 paket burcak (ben kedidili ve digestive biskuvi karisimi kullandim, gayet guzeldi sonuc)
150 gr tereyagi
3/4 su bardagi dovulmus ceviz (hazirda yoksa olmasa da olur)
500 gr mascarpone (2 paket)
400 gr suzme yogurt
1.5 su bardagi seker
1 paket vanilya
3 yumurta
300 ml cig krema (1.5 paket)
4.5 corba kasigi un
1.5 limon suyu ve rendesi

Cikolata sosu icin
100 gr cikolata
100 ml cig krema

Yapilisi
Biskuviler robotta ezilir, cevizler eklenir. Ustlerine eritilmis tereyagi dokulur ve hamur kivamina gelene kadar elle yogrulur. Her tarafina aluminyum kaplanmis kalibin ortasina iyice bastirilarak yerlestirilir. Sonrasinda dolapta sogumaya birakilir.

Yumurta ve seker cirpilir, vanilya eklenir, cirpilir. Peynirler haric tum malzemeler eklenir ve karistilir. Ben ayri bir kapta once peynirleri homojen bir karisim olana kadar cirpip, sonra yumurtali karisima ekledim. Iyice birbirine yedirilir. Buzdolabindan kalip cikartilip icine bu karisim dokulur. 200 dereceye isittigimiz firinda uzeri iyice kizarana kadar pisirelim ve kesinlikle firinin kapagini biraz acik birakarak icinde sogutalim. Cikolata sosu icin de, isittigimiz 100 ml kremanin icine cikolatalarimi kucuk kucuk dograyip ekleyelim ve erimesini saglayalim karistirarak. Peypastamizin ustune cikolatali sosu dokup, ilinmasini bekleyelim. Sonrasinda dolapta en az 6-7 saat sogutup oyle servis yapalim. Ben bir de ustune cirpilmis krema ile sus yapmaya calistim ama hic gerek yok sadece cikolatali enfes oluyor.

Ustu catlamis olan peypastanin firindan cikarttiktan sonraki goruntusu. Bunu da sizinle paylasmaliyim diye hemen fotograf makinasina kostum :)


Perşembe, Temmuz 06, 2006

Bogurtlenli Turta

Bu da bir hafta diyet yapip sonunda biraz da olsa kilo vermeyi basarmis olanlarin hakettigi odul.. :)


Daha onceden bu turtanin tarifini yazmistim ama o zaman ananas agirlikli olarak yapmistim. Sadece renk versin diye aralara bogurtlenler koymustum. Ama bence bu turtaya en cok yakisan meyve bogurtlen ya da cilek.. Bu sefer de ustu kipkirmizi gozukmesin diye kivi parcaciklari da yerlestirdim. Kiviyi dilimlemek yerine, karpuz oyacagim ile yuvarlak toplar cikardim kividen. Cunku eger bogurtlenlerle kivi arasinda cok yukseklik farki olursa, o bosluklar jole ile doluyor ve hem goruntu acisindan hem de tat acisindan cok tatminkar olmuyor. Tarif icin buraya tiklayabilirsiniz. Hersey ayni dedigim gibi, sadece meyvelerle suslemesi farkli. Buyuk bir kase bogurtlen ve 1 adet kivi kullandim bu tarif icin. Bu arada bu sefer ben kendim krema yapmadim, Dr.Oetker'in dolgu kremasini kullandim. Esim benim yaptigimin daha guzel oldugunu soyledi. Bu biraz daha yumusak bir kremaydi cunku ama bence zamanin olmadigi durumlarda kurtarici olarak kullanilabilir. Hic fena degildi tadi kremanin.


Bu da kavun, karpuz oyacagi.. Cok bir numarasi yok zaten. sadece sik gorunumlu kavun toplariniz oluyor, dondurmanin yanina ya da meyve salatasinin icine..

Çarşamba, Temmuz 05, 2006

Firinda Sarimsakli Alabalik


Alabaligin ben kizartmasini da cok seviyorum, canim kocacim Tolga cok guzel yapar bu isi. Ama malum diyetteyiz dedim, firinda bugulama tarzinda bir alabalik deneylim istedim. Aslinda fena olmadi, oldukca hafif bir yemek oldu. Hem de cok kolay, hazirlamasi 10 dakika, pismesi de 40 dakika falan suruyor. Acele yemek hazirlamak isteyenler icin tembel yemegi. Yaninda yesil salata da yapildi mi enfes bir aksam yemegi iste..

Malzemeler
2 adet alabalik
2 dis sarimsak (rendelenmis)
1 adet domates (dilimlenmis)
1 adet patates (dilimlenmis)
Tuz

Yapilisi
Yikanmis baliklarimizin uzerine tuz serpilir ve sonra rendelenmis sarimsaklarimizla baliklar iyice ovulur. Firin torbasinin altina tuzlanmis patatesler yerlestirilir. Ustlerine de baliklarimiz konulur. En uste ise dilimlenmis tuzlanmis domates diilimleri yerlestirilir. 190 dereceye isittigimiz firinda 35-40 dakika kadar pisirilir. Kizarmalari yeterli baliklarin, cok fazla pisirmeyin.

Afiyet olsun.

Salı, Temmuz 04, 2006

Mercimekli Pogaca


Bu ara amma cok bloglardan birseyler denemisim degil mi? :) Bunu da Mutfak Guncesi'nin sayfasindan almistim. Harika bir pogaca hamuru bu, ben cok severek yapiyorum ve maalesef yiyorum. Icine peynir koymak yerine, pogaca ici olarak cok sevdigimiz yesil mercimek kullandim. Tarif asagida..

Malzemeler
1 su bardagi sut
1 cay bardagi siviyag
1 yumurta(aki icine, sarisi disina)
1 yemek kasigi kuru maya
2 cay kasigi tuz
2 cay kasigi seker
Aldigi kadar un

75 gr tereyagi (ya da margarin)

2 su bardagi haslanmis yesil mercimek
1 adet sogan
1 tatli kasigi salca
Tuz, pul biber

Yapilisi
Mayayi sekerli ilik sutte eritin, biraz un eleyin, tuzu ekleyin, karistirin ve ortasini havuz seklinde acin. Mayali sutu, siviyagi, yumurtanin akini bu havuzda toplayin. Once sivi malzemeleri elinizle karistirin, sonra undan yavas yavas ekleyerek homojen ele yapismayan bir hamur elde edin. Hic beklemeden hamuru 8 parcaya ayirin. Her birini unlu tezgahta 15-20 cm genisliginde (tatli tabagi kadar) acin. Her birinin ustune tereyagini surun, yeni actiginiz hamuru da bir oncekinin ustune koyun, tekrar yaglayip, yenisini yerlestirin. Bu sekilde 8 katli aralari yaglanmis tabak buyuklugunde bir hamurunuz olacak. En ust kata yag surmeyin. Merdane ile bu hamuru 60-70 cm genisliginde hamuru ezmeden, cok fazla kuvvet uygulamadan acin. (Hamuru ezerseniz kat kat olmaz) Sonra 16 parcaya bolun. (Saziye 8 parca diyor ama denedigimde cok buyuk oldular o yuzden 16 daha uygun- porsiyonlar cok ideal oluyor). Her birinin genis tarafina mercimekli icten (yapilisi en altta) koyup kenarlarini kapatip sarin. Tepsiye dizin, 45 dakika kabarmalari icin bekleyin. Ustlerine sekerli yumurta sarisi surup hashas tohumu ya da corek otu serpebilirsiniz. Onceden isittiginiz 180 derecelik firinda ustleri kizarana kadar pisiriniz. Afiyet olsun.

Not: Mercimekli icin nasil hazirlandigini yazmamisim hemen ekleyeyim buraya. 1 kasik yagda yemeklik dogranmis sogan oldurulur. 1 tatli kasigi salca eklenir. Salca da yagda eridikten sonra alti kapatilir. Haslanmis mercimek eklenir. Baharatlar konulur.

Rejim yapanlar icin uygun bir tarif..


Evdeki karnabahari degerlendirmek uzere internette gezinirken Sibel'in Kahvesi'nde karnabahar sote tarifini gormustum gecen hafta.. Evde denedim, degisik bir lezzet cikti ortaya. Yalniz hemen soylemeliyim ki esim bir catal dahi yemedi. Kesinlikle begenmedi. Nedeni karnabaharlar yumusacik olmuyor (tarifta hic su olmamasina ragmen ben 1.5 su bardagi tavuk suyu kullandim), bir de ben sogan kullanmadim sadece 2 dis sarimsak kullandim ve yemegin kokusu ve tadi direkt cin yemegi kivaminda oldu. Cin yemegi sevenler icin guzel bir yemek ama sevmeyenler denemesin derim ben. Saniyorum benim karnabahar sote epey bir degisti lezzet anlaminda. :)

Karnabahar Guzeli
Malzemeler
2 dis sarimsak
Yarim karnabahar
1 adet sivri biber
1 adet havuc
3 yemek kasigi zeytinyagi
1 tatli kasigi kirmizi toz biber, tuz
300 ml tavuk suyu

Yapilisi
Ince dogranmis sarimsaklar ve biber zeytinyagda kavrulur once. Yarim ay sekline getirdigimiz havuclar eklenir. Renkleri degistikten sonra ufak ufak dogranmis olankarnabaharlar eklenir. Baharat olarak toz biber eklenir, yeterince tuz koyulur ve tavuk suyu eklenerek orta ateste uzunca bir sure pisirilir. Ben suyunu cektikce yavas yavas ekledim suyunu, hepsini birden koymadim. Yaninda yogurtla guzel oluyor bence.

Afiyet olsun.

Pazartesi, Temmuz 03, 2006

Yapboz Durumu


Daha onceden size ikinci yapbozumu da bitirdigimi yazmistim. Simdi onu da digerinin yanina astik, salonumuzu susluyorlar birlikte. Aslinda kolay bir yapbozdu gokyuzu disinda. Simdi ucuncuye basladim. Bu da kar manzarasi olan kolay bir yapboz. Biran once bitirip degisik birseyler yapmak istiyorum bu kez mutfagim icin. :)

2 cesit kurabiye


1) Un kurabiyesi
Benim bir suru kitaptan ve tariften derledigim bir tarif bu.. Tadi kararinda, tam pastanelerde satilan un kurabiyesi kivaminda bir un kurabiyesi tarifi. Ben ortasinin yumusak olmasini tercih ederim ama esim bu turune bayildigi icin bundan yapiyorum ama belki az pisirilirse benim istedigim kivam da yakalanabilir.

Malzemeler

3/4 cay bardagi sivi yag (bir cay bardagindan yaklasik bir parmak eksik)
1/3 paket tereyagi (yani paketin ucte biri - oda sicakliginda)
2 su bardagi un
3/4 cay bardagi pudra sekeri (bir cay bardagindan yaklasik bir parmak eksik)
servis icin pudra sekeri (arzuya bagli)

Yapilisi
Butun malzemeler karistirilir ve iyice yogurulur. Homojen bir karisim elde edilmelidir. Hamur uce bolunur, 2 cm genisliginde uzun bir rulo yapilir ve verev kesilerek kurabiyeler olusturulur. Tepsiye dizdikten sonra ustlerine catal ile cizgiler yapilir. Onceden isitilmis firinda 180 derecede 20 dakika kadar pisirilir. Ustlerinin kizarmasini beklemeyin, cok pismesinler, beyaz kalmalari gerekiyor zaten. Servisten once de ustlerine dilerseniz pudra sekeri eleyebilirsiniz.

2) Recelli Kurabiye


Bu kurabiyelerde bloglar arasinda oldukca meshur olmus olan bogurtlenli kurabiye tarifi.. Tarifin sahibesi Portakal Agaci.. Ben yarim olcu kullandim, gordugunuz kadar kurabiye cikti. Icine findik tozu koymadim, sadece kenarlarina ve altina cok fazla ogutulmemis ceviz kullandim. Recel olarak annemin yaptigi kayisi marmeladini ve hazir aldigim cilek recelini kullandim. Kayisili olan daha guzeldi. Kurabiyeler cok guzel iclerine cekmislerdi marmelattan ama recelli olanlar koydugum gibi duruyorlardi. Bir de firinda ilk 15-20 dakika sonra kurabiyelerin ortasini da kabarmaya basladi. Cikarip, merdanin ucu ile tekrar delikler olusturdum. Bir de kenarlari cok catladi benimkilerin sanirim ununu biraz fazla kacirmisim ama olsun gene de cok lezzetliydi, gelen misafirlerim hazir sandilar, esim de bayildi. Tekrar yapmami istiyor ama rejim nedeniyle kapaliyiz efendim.

Size afiyet olsun efendim!