Salı, Ocak 30, 2007
Baslik yok bu sefer.. Zaten konu da yok :)
1- Istanbul'u cok ozledim.. Bogazda gemi ile Anadolu Kavagina gitmek, Kanlica'da pudra sekeri ile yogurt yemek ve herhangi bir yerde sebzeli bodrum doneri yemek istiyorum.. Ayrica sampiyonda midye tava da hic fena olmaz derim..
2- Hicbir seye yetismeden rahat rahat nefes almak istiyorum.. Cok daraldim bu ara.. Sinavim var persembe gunu ve hala deliler gibi calisiyorum..
3- Flamanca sinavimdan gecmisim, bu kur da atlattik ama sanirim dorduncu kurda kesin kalacagim.. 2 haftaya basliyor yeniden seruven..
4- Tirmanistan cok zevk aliyorum, super bir adrenalin.. insanin surekli duvara tirmanasi gelir mi? geliyor walla.. tolgaya tirmanis ayakkabisi ve kemeri aldik, ben de dusunuyorum ama henuz net kararimi vermedim, bu is de patene donsun istemiyorum..
5- yeni hedef buz pateni :) ama henuz cesaret edebilmis degilim, denemeye deger..
6- Sinavdan sonra da rahatlayamayacak olmak cok sikici, pazartesiye yetistirmem gereken bir makale ve sifirdan yazilacak 22 subata hazir olmasi gereken baska bir makale ustunde calismam gerekecek :(
7- daha once bahsettim mi bilmiyorum, ben makina muhendisiyim ama asil alanim uretim muhendisligi hatta simdilerde laser ile prototipleme uzerine calisiyorum. yani toz malzemeden uc boyutlu parca uretiyoruz, laserle toz metali eriterek. zevkli birsey aslinda.. deneylerime baslamam lazim gec bile kaldim ama zaman yok :(
8- Avrupa komisyonu projelerinden birine oneri gonderecegiz ispanyadan, almanyadan belcikadan baska ortaklarla.. bizim okuldaki proje sorumlusu ben oldum, haftaya ilk internasyonel proje toplantima katilacagim mutluyum :) gerci daha once sabanci universitesinde de proje sorumlusu olarak calistim ama bu baska.. daha bir heyecanliyim nedense.. insallah altindan kalkariz basari ile..
9- Daha once yazdigim yemek etkinligi/kursunun 3.ayagi subat ortasinda olacak, belcikada yasayan ve gelmek isteyen olursa bana bir mail atin, bu sefer yerimiz doldu ama bir dahaki icin simdiden yerinizi ayirmis olmus olursunuz, dorduncu insallah martta olacak bu sefer arayi acmamayi dusunuyorum. 3. konusu "Partiler icin apertifler"..
10- dogumgunu hediyesi olarak arkadaslarimdan biri bana super tatli cesitleri kitabi almis, kitaba resmen asik oldum, super seyler var.. umarim en yakinda sizler de yeni tarifler ogreneceksiniz kitaptan..
Simdilik yazmak istediklerim, hayatimda meydana gelen son gelismeler bunlar.. hepinizi optum..
Pazar, Ocak 21, 2007
Dil Peynirli Irmik Helvasi

Malzemeler
250 gr dil peyniri
250 ml irmik
500 ml seker
750 ml su
250 gr dil peyniri
250 ml irmik
500 ml seker
750 ml su
Yapilisi
Irmik, su ve seker birlikte kaynatilir ara ara karistirilarak (kisik ateste).. Kasikla icinde dolastirdiginizda yollar acilana kadar kivam almasi icin beklenir.. Sonra ustu kapatilir, irmigin kendisini cekmesi icin beklenir.. Sonra ustune dilimlenmis dil peynirleri koyulur, kapak kapatilir. En son servisten once karistilir, hala sicakken servis edilir. Ustunu fistik veya findikla susleyebilirsiniz..
(Bu guzel tarifi bize uygulayan sevgili Ozkan'a da ayrica tesekkurler diyorum buradan - ellerine saglik..)
******************************************************
Dun aksam sadece tarifi yazabildim dogrusu.. oluyorum yorgunluktan :) dun ogleden sonra bir arkadasimin cuma yemekten once tirmanma icin partner ariyorum, ilgilenir misin demesiyle baslayan bir macera yasadik :) iki kisi olmak gerekiyor, cunku biri tirmanirken digeri asagida emniyet aliyor.. zaten esimin en buyuk meraklarindan biridir dagcilik, tirmanis falan.. ona soyledigimde gozleri parladi dogrusu, hemen randevu alalim gidelim falan derken dun kendimizi Leuven'de yer alan Sportoase tesislerinde bulduk. burada kapali mekan tirmanis yapmak mumkun.. aslinda isin turkcesi duz duvara tirmandik :) ama guvenli bir sekilde, baglanmis bir sekilde, duvardan ayrilsan bile asili kaliyorsun yani havada.. cok guzeldi ama dehset eglendik.. arkadasin belcikali erkek arkadasi (o da turkce ogreniyor, ben de flamanca - pratik yaptik epey) tolga falan hep beraber gittik. cok guzel bir deneyim oldu, cok eglendim. ozellikle Tolga tirmanirken onu asagiya indirmem cok komikti. Olay soyle oluyor; yukariya tirmanan kisiye ipin bir ucu bagli, diger ucu de sizde, cesitli ekipmanlar da var tabi, iste ipin kaymasini falan onluyor.. ama agirlik dengesi de onemli. tolgayi asagiya indirmeye calisirken ben ondan hafif oldugum icin ben de once yerde bir sure kaydim, sonra da havalandim biraz.. komikti gercekten de.. acayip eglendim.. simdi kollarimi hissetmiyorum, o ayri.. kucuk kucuk tutamaklara tutunarak orumcek adam gibi duvara yapismak ilginc bir histi.. biz devam etmeye karar verdik, insallah bir daha gittigimizde fotograf da ceker buraya eklerim..
boyle ilginc bir pazar gunu oldu..
bu arada burada yasayan bir arkadasim da blog sahibi oldu, ben bir ziyaret etmenizi tavsiye ederim, belki ilginizi cekebilir.. Buraya tiklayabilirsiniz..
(Bu guzel tarifi bize uygulayan sevgili Ozkan'a da ayrica tesekkurler diyorum buradan - ellerine saglik..)
******************************************************
Dun aksam sadece tarifi yazabildim dogrusu.. oluyorum yorgunluktan :) dun ogleden sonra bir arkadasimin cuma yemekten once tirmanma icin partner ariyorum, ilgilenir misin demesiyle baslayan bir macera yasadik :) iki kisi olmak gerekiyor, cunku biri tirmanirken digeri asagida emniyet aliyor.. zaten esimin en buyuk meraklarindan biridir dagcilik, tirmanis falan.. ona soyledigimde gozleri parladi dogrusu, hemen randevu alalim gidelim falan derken dun kendimizi Leuven'de yer alan Sportoase tesislerinde bulduk. burada kapali mekan tirmanis yapmak mumkun.. aslinda isin turkcesi duz duvara tirmandik :) ama guvenli bir sekilde, baglanmis bir sekilde, duvardan ayrilsan bile asili kaliyorsun yani havada.. cok guzeldi ama dehset eglendik.. arkadasin belcikali erkek arkadasi (o da turkce ogreniyor, ben de flamanca - pratik yaptik epey) tolga falan hep beraber gittik. cok guzel bir deneyim oldu, cok eglendim. ozellikle Tolga tirmanirken onu asagiya indirmem cok komikti. Olay soyle oluyor; yukariya tirmanan kisiye ipin bir ucu bagli, diger ucu de sizde, cesitli ekipmanlar da var tabi, iste ipin kaymasini falan onluyor.. ama agirlik dengesi de onemli. tolgayi asagiya indirmeye calisirken ben ondan hafif oldugum icin ben de once yerde bir sure kaydim, sonra da havalandim biraz.. komikti gercekten de.. acayip eglendim.. simdi kollarimi hissetmiyorum, o ayri.. kucuk kucuk tutamaklara tutunarak orumcek adam gibi duvara yapismak ilginc bir histi.. biz devam etmeye karar verdik, insallah bir daha gittigimizde fotograf da ceker buraya eklerim..
boyle ilginc bir pazar gunu oldu..
bu arada burada yasayan bir arkadasim da blog sahibi oldu, ben bir ziyaret etmenizi tavsiye ederim, belki ilginizi cekebilir.. Buraya tiklayabilirsiniz..
Cuma, Ocak 19, 2007
Yogun gunler..
Bu ara hersey ustuste calisiyorum.. sadece bir sonraki hedefi zamaninda tamamlamak icin ygrasiyorum, direk plansiz programsiz.. hic de haz etmedigim bir tarzdir aslinda.. mutlaka onumu gormem, herseyi planli sekilde organize etmis olmam lazim.. neyse dun aksam flamanca sinavlarim bitti sonunda.. once yazili sinav vardi, sonrasinda dinleme ve okuma.. dun aksam da son olarak konusma sinavi vardi.. bu kurda kesin kalirim diye bakiyordum ama fena gecmedi dogrusu.. heralde gecebilirim diye dusunuyorum. donem icinde cok zaman ayirmazsan her derse gitmezsen olacagi bu diye kiziyordum kendime.. kalsam bile zaten ayni kura bir daha gidecektim.. zaten bunda kalmasam bile dorduncude kesin kalacagim :) olsun en azindan yazin calisip kisa kadar seviye tesbit sinavi ile gecebilirim dorduncu kuru.. zaten bes ve altiya gitmeyi dusunmuyorum, cunku ogrenecek gramer falan kalmadi. bundan sonrasi bana bagli.. kitap okursam, kendimi gelistirirsem daha iyi bir flamancam olur. Yok yapmazsam, o zaman da oldugum yerde sayarim hatta gerilerim bile bence.. Bir de konusma siniflari varmis dorduncu kurdan sonra, sadece konusmayi gelistirmek icin yapilan, daha az yogun.. onlara katilirim diye dusunuyorum. Bir de ne kadar ilginc degil mi, acayip ucuz burada bizim gittigimiz kurs cok iyi ogretmelerine ragmen. Burada haftada 4 saatten olmak uzere iki donemlik fransizca kursu (ders notlari kitaplar dahil olmak uzere) 90 euro (universite ogrencilerine). yani 6 aylik kurs parasi bu.. Turkiyede cok pahali oldugunu duydum ama net fiyatlardan haberim yok. Flamanca daha pahali ama o da daha yogun. Haftada 6 saat donemi 60 euro, kitaplar haric.. ama tabi gene de coook ucuz.. hazir burdayken bu firsati degerlendirmek lazim. Belki bundan sonra da ortaokuldan kalan yarim almancami gelistirip tam 3 dil ogrenmis olurum..
Neyse cok uzattim gene, bir sonraki postun konusu dil peynirli irmik helvasi.. cok muthis bir tat.. kesinlikle kacirmayin derim ben..
Neyse cok uzattim gene, bir sonraki postun konusu dil peynirli irmik helvasi.. cok muthis bir tat.. kesinlikle kacirmayin derim ben..
Cuma, Ocak 12, 2007
Pasta yapmayi ozlemisim..

Tamamen ozlemden kaynaklanan bir pasta bu.. Mutlu etmek icin kendimi, yaptigim bir pasta.. Sade ama sik bence yeterince.. Benim cok hosuma gidiyor goruntu olarak suslu pastalar ama o kadar sabirli degilim maalesef.. daha cabuk olsun bitsin istiyorum elimdeki is.. O yuzden boyle bir sey cikti ortaya..
Pastaci Burcu'nun pandispanya tariflerinden birini (Siyah Gunes Pastasi) kullandim. Ama cay fincani tam olarak ne bilemedigim icin bizim turk kahvesi fincani kullanarak yaptim pastanin kekini.. Lezzetli ama biraz sert bir pandispanya oldu.. Sanirim olcunun yanlisligindan.. Neyse pastanin icine kullanmadan once sutle islattim bu nedenle.. Aslinda hacimsel olarak vermek daha iyi oluyor cunku o zaman herkes elindeki kaba gore kac fincan kac su bardagi ayarlayabiliyor ama ben de her zaman yapamiyorum bunu maalesef..

Pandispanyayi yaptiktan sonra 3'e ayirdim. Bir poset krem santi yaptim, 200 ml cig sut kremasini da 1 yemek kasigi pudra sekeri ile cirparak krema haline getirdim. Ilk kata krem santiyi surdum, ustune marketten konserve seklinde aldigim visneleri koydum (aslinda kirazlar sanirim ne tat var ne birsey hayalimdeki bu degildi dogrusu). Ikinci kata da kremanin bir kismini surdum, ustune 50 gr kadar bitter cikolata rendeleyip bu kata yerlestirdim. En son kati da yerlestirip kalan kremayi pastanin disina sivadim. 50 gr cikolatayi 50 ml cig krema ile mikrodalgada eritip ilittiktan sonra pastanin ustune doktum. Cok az bir iki parca beyaz cikolatayi da bir cay kasigi cig krema ile yine eritip, pastanin ustune spiraller cizdim, sonra kurdanla bir ice bir disa olacak sekilde cizikler attim, buzdolabinda soguttum..
Bunlar da ablamin bana hediyeleri, sabirsizlikla elimdeki kitabi bitirmeye calisiyorum. Bu arada Beyaz Unsuz Sekersiz Hamur Isleri'nde Sibelin de bir tarifini gordum, cok mutlu oldum cok sevindim :) Kitapta cok guzel bilgiler var, onlari da sizlerle paylasmayi dusunuyorum..
Pastaci Burcu'nun pandispanya tariflerinden birini (Siyah Gunes Pastasi) kullandim. Ama cay fincani tam olarak ne bilemedigim icin bizim turk kahvesi fincani kullanarak yaptim pastanin kekini.. Lezzetli ama biraz sert bir pandispanya oldu.. Sanirim olcunun yanlisligindan.. Neyse pastanin icine kullanmadan once sutle islattim bu nedenle.. Aslinda hacimsel olarak vermek daha iyi oluyor cunku o zaman herkes elindeki kaba gore kac fincan kac su bardagi ayarlayabiliyor ama ben de her zaman yapamiyorum bunu maalesef..

Pandispanyayi yaptiktan sonra 3'e ayirdim. Bir poset krem santi yaptim, 200 ml cig sut kremasini da 1 yemek kasigi pudra sekeri ile cirparak krema haline getirdim. Ilk kata krem santiyi surdum, ustune marketten konserve seklinde aldigim visneleri koydum (aslinda kirazlar sanirim ne tat var ne birsey hayalimdeki bu degildi dogrusu). Ikinci kata da kremanin bir kismini surdum, ustune 50 gr kadar bitter cikolata rendeleyip bu kata yerlestirdim. En son kati da yerlestirip kalan kremayi pastanin disina sivadim. 50 gr cikolatayi 50 ml cig krema ile mikrodalgada eritip ilittiktan sonra pastanin ustune doktum. Cok az bir iki parca beyaz cikolatayi da bir cay kasigi cig krema ile yine eritip, pastanin ustune spiraller cizdim, sonra kurdanla bir ice bir disa olacak sekilde cizikler attim, buzdolabinda soguttum..

Salı, Ocak 09, 2007
Birbiri ile alakasiz seyler..
(Atina)
Bence akademisyen olmanin cok fazla avanatajlari var.. Tabi zorluklari da inkar edilemez.. Esim de ben de Belcika'da doktora yapiyoruz. Hem Belcika'da oldugumuz icin hem de yaptigimiz islerle ilgili konferans takip ettigimiz, ve yaptiklarimizi sunmak icin konferanslara katildigimiz icin fazlasiyla gezme sansimiz da oluyor.. Bu sene Mart ayinda sezonu acacagiz.. Esimin Atina'da katilacagi konferansin ardindan ben de buradan Atina'ya ucuyorum, sonra 3-4 gun Atina'da zaman gecirecegiz birlikte.. Bu ilk etapta kesinlesen planimiz. Biletlerimizi aldik, cok heyecanlandim.. Her ne kadar Avrupa benim icin en ilginc, en gezilesi bir kita olmasa da yeni yerler kesfetmek, yeni kulturler tanimak gercekten beni cok ceken bir sey.. Her gidilen yerde yenilen yemekler, insanlarin davranislari, sehir planlari o kadar farkli ki.. Insanligin ulastigi bu medeniyet seviyesinin zenginligine hayran olmamak mumkun degil.. Atina da bence ilginc olacak.. Cok merak ettigim Yunan halkini yakindan gozlemlemek de degisik bir tecrube olacaktir eminim ki.. aslinda az cok bize cok benzediklerini biliyorum.. Nedense kurslarda falan karsilastigim Yunanlilarla hep sicak yakin bir iliskim olmustur.. Kan cekiyor sanirim :) sonucta yuzyillarca ayni topraklarda yasamisiz, ortak bir tarih gecmisimiz var..
Atina'nin ardindan da benim Cesme'de bir konferansim var yazin.. Boylece Turkiye tatilimizi de onunla birlestirmeyi dusunuyoruz, iki defa git gel olmasin diye bana.. Tolga ondan once Isvec'e gidecek 3 haftaligina.. Eger benim dersler, buradaki isler izin verirse mutlaka birkac gunlugune de olsa gidip Stokholm'u da gormek istiyorum.. Ne cok sey yapmak istiyorum aslinda.. Haziran'a kadar olan planlar boyle.. Bakalim ondan sonra neler olacak..

Bu arada dun aksam yeni bir kursa basladim, haftada 1 saat sadece. Bel bolgesinindeki sirt kaslarini guclendirmek icin egzersizlerin yapildigi bir kurs. Bir nevi fizik terapi.. Benim kucuklugumden beri suregelen bir bel agrim vardir herkes tarafindan bilinen.. O yuzden cok gec olmadan onlem almak lazim diye dusundum.. Malum daha coluk cocuk yapacagiz.. Simdiden kendimize iyi bakalim degil mi? Kurs gercekten guzeldi ama.. 1 saat nasil gecti hic anlamadim. Tamamen bel cevresini zorluyor sadece ama.. Aslinda farkinda olmadan ne denli yanlis oturup, yanlis yatip, yanlis yattigimiz yerden kalktigimizi gosterdi hocamiz.. bir de belli hareketler verdi hergun yapmamiz icin.. Kursun flamanca olmasi da baska bir artisi.. Artik yaptigim veya katildigim etkinliklerin flamanca olmasina dikkat ediyorum, zira gelistirmek icin surekli konusulan yerlerde bulunmak lazim..

Ablamlar cok guzel vakit gecirdik burada.. Gercekten cok ozlemisim. Simdi buyuk bir bosluk oldu tabi. 2 haftadan fazla bir sure hep dort kisiydik, simdi yeniden kadro 2 kisiye dustu :) Guzel yerler gezdik ama havanin soguk olmasi bazen zorladi bizi. Ozellikle berlin cok soguktu. Belcika'ya gelince hava isindi resmen :) Bir de yollar aydinlandi. Almanya'nin otobanlari tamamen karanlik, hic isik yok. tek bir yerde bile yok. Biz de donerken bir kuzenimize ugradigimiz icin cok gec saatte yola ciktik. Korkumdan uyuyamadim, surekli gozum yoldaydi.. Guzelim otobanlarda 80 km/saat ile gelebildik. Uzun farlar bile yetersizdi.. Belcika'ya girdiginizi zaten aydinlanan yolllardan anlamak mumkun.. Zaten ucaktan baktiginizda tum yollari gece gorebiliyorsunuz belcika ustunde.. Ikinci dunya savasindan tazminat olarak yollarin isiklandirilmasinda kullanilan elektrigi almanlardan kazanmislar belcikler.. Sanirim bu durumu acikliyor.. Ama kisa bir sure once suresi dolmus sanirim, simdi kendileri oduyorlar.. Bir de baska ilginc bir nokta da yollarin gece 3ten sonra isiklari kapatiliyor.. Tabi yollarda da o saatten sonra da pek arac olmuyor..

Neyse bugun boyle yazayim istedim biraz. Bu aralar yeni seyler deneyemiyorum, zira cok yogunum.. islerimi yetistirmeye calisiyorum.. ama umarim yakin zamanda guzel tariflerle aranizda olurum..
Atina'nin ardindan da benim Cesme'de bir konferansim var yazin.. Boylece Turkiye tatilimizi de onunla birlestirmeyi dusunuyoruz, iki defa git gel olmasin diye bana.. Tolga ondan once Isvec'e gidecek 3 haftaligina.. Eger benim dersler, buradaki isler izin verirse mutlaka birkac gunlugune de olsa gidip Stokholm'u da gormek istiyorum.. Ne cok sey yapmak istiyorum aslinda.. Haziran'a kadar olan planlar boyle.. Bakalim ondan sonra neler olacak..
(Stockholm)

Bu arada dun aksam yeni bir kursa basladim, haftada 1 saat sadece. Bel bolgesinindeki sirt kaslarini guclendirmek icin egzersizlerin yapildigi bir kurs. Bir nevi fizik terapi.. Benim kucuklugumden beri suregelen bir bel agrim vardir herkes tarafindan bilinen.. O yuzden cok gec olmadan onlem almak lazim diye dusundum.. Malum daha coluk cocuk yapacagiz.. Simdiden kendimize iyi bakalim degil mi? Kurs gercekten guzeldi ama.. 1 saat nasil gecti hic anlamadim. Tamamen bel cevresini zorluyor sadece ama.. Aslinda farkinda olmadan ne denli yanlis oturup, yanlis yatip, yanlis yattigimiz yerden kalktigimizi gosterdi hocamiz.. bir de belli hareketler verdi hergun yapmamiz icin.. Kursun flamanca olmasi da baska bir artisi.. Artik yaptigim veya katildigim etkinliklerin flamanca olmasina dikkat ediyorum, zira gelistirmek icin surekli konusulan yerlerde bulunmak lazim..
(dik oturmak cok onemli, kambur oturmak beli fazlasiyla zorluyor-aklinizda olsun..her zaman kafanizin ustunde bir ip varmis da biri yukari dogru cekiyormus gibi oturun dedi hocamiz..)

Ablamlar cok guzel vakit gecirdik burada.. Gercekten cok ozlemisim. Simdi buyuk bir bosluk oldu tabi. 2 haftadan fazla bir sure hep dort kisiydik, simdi yeniden kadro 2 kisiye dustu :) Guzel yerler gezdik ama havanin soguk olmasi bazen zorladi bizi. Ozellikle berlin cok soguktu. Belcika'ya gelince hava isindi resmen :) Bir de yollar aydinlandi. Almanya'nin otobanlari tamamen karanlik, hic isik yok. tek bir yerde bile yok. Biz de donerken bir kuzenimize ugradigimiz icin cok gec saatte yola ciktik. Korkumdan uyuyamadim, surekli gozum yoldaydi.. Guzelim otobanlarda 80 km/saat ile gelebildik. Uzun farlar bile yetersizdi.. Belcika'ya girdiginizi zaten aydinlanan yolllardan anlamak mumkun.. Zaten ucaktan baktiginizda tum yollari gece gorebiliyorsunuz belcika ustunde.. Ikinci dunya savasindan tazminat olarak yollarin isiklandirilmasinda kullanilan elektrigi almanlardan kazanmislar belcikler.. Sanirim bu durumu acikliyor.. Ama kisa bir sure once suresi dolmus sanirim, simdi kendileri oduyorlar.. Bir de baska ilginc bir nokta da yollarin gece 3ten sonra isiklari kapatiliyor.. Tabi yollarda da o saatten sonra da pek arac olmuyor..
(Berlin duvarindan kalintilar)

Neyse bugun boyle yazayim istedim biraz. Bu aralar yeni seyler deneyemiyorum, zira cok yogunum.. islerimi yetistirmeye calisiyorum.. ama umarim yakin zamanda guzel tariflerle aranizda olurum..
Pazar, Ocak 07, 2007
Yeni yilin ilk gunlerinden..
Son zamanlarda guzel yemekler yaptik evde ama pek goruntulemeye firsat kalmadi.. Daha onceden yapmis oldugum birkac lezzeti paylasmak istiyorum ama bu uzun ayriliktan sonra..
Ilk olarak Mutfak Guncesi'nin guzel tuzlu kuru pastalarindan baslamak istiyorum.. Tek farki ben tereyagi miktarinin yarisi kadar kullandim, oldukca leziz kuru pastalar ortaya cikti.. kesinlikle deneyin diyorum..
Ilk olarak Mutfak Guncesi'nin guzel tuzlu kuru pastalarindan baslamak istiyorum.. Tek farki ben tereyagi miktarinin yarisi kadar kullandim, oldukca leziz kuru pastalar ortaya cikti.. kesinlikle deneyin diyorum..


Bir onceki postta yazdigim gibi sevgili biricik ablam ve esi ozgur abim bizleri ziyaret etmek icin taa turkiyelerden buraya geldiler.. beraber gezdik tozduk.. almanyada yasayan akrabalarimizi, kuzenlerimizi ziyaret ettik.. kuzenimizin sevgili kizi Mihrap'in dugunune katildik.. Berlin, Frankfurt, Brugge, Dinant, Antwerp, Bruksel, Namur gezdik durduk.. Belcika lezzetlerini beraber tattik, beraber guzel havalarin tadini cikardik.. Benim icin cok guzel cok renkli gecen iki hafta oldu.. Ablamla ve abimle hasret gidermek gercekten iyi geldi.. Simdi yeniden is gunlerine geri donecegiz.. Ben buralarda degilken beni yorumlari ile yalniz birakmayan herkese tesekkurler..
Belcika cikolatacilarinin vitrinleri..

Belcika'nin Antwerp sehrinden..


Almanya Berlin'den..


Belcika Brugge'den..


Bizim eve yakin Tervuren Parki..

Kaydol:
Kayıtlar (Atom)